Esenyurt'ta yaşanan olay, herkesin gözlerini şaşkınlıkla açık bıraktı. Eski bir sevgili, yaşadığı ilişki sonrası yaşlanan kan dondurucu bir dehşet hikayesiyle gündeme geldi. Şiddet, tehdit ve şantaj unsurlarını içeren bu olay, sadece kurbanını değil, çevresini de derinden etkiledi. Olayın detayları ise oldukça çarpıcı ve düşündürücü. İşte tüm bu dehşet hikayesinin perde arkası.
Bir süredir devam eden bir ilişki sonrasında ayrılan Esra (24) ve Ali (28) arasındaki gerginlik, Esenyurt'ta bir akşam saatlerinde patlak verdi. İddialara göre, Esra'nın eski sevgilisi Ali, kıskançlık ve ayrılığa dayanamayıp, yaptığı tehdit dolu mesajlarla Esra'nın hayatını cehenneme çevirdi. Ali, Esra'yı defalarca arayıp ve sosyal medya üzerinden çeşitli mesajlar göndererek onu tehdit etti. Bu esnada, Esra kendisini koruma amaçlı olarak polise gitme kararı aldı. Ancak işler ilerledikçe, tehditlerin sadece sanal ortamla sınırlı kalmayacağı anlaşıldı.
Bir akşam, Ali, Esra'nın evinin önünde belirdi. Tanıkların anlattığına göre, Ali Esra'yı zorla dışarı çağırarak darp etmeye başladı. Olayı gören komşular hemen durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen polis, Esra'ya yardım ederken, Ali'nin durumunu kontrol altına aldı. Gözaltına alınan Ali, ilk sorgusunda Esra'ya karşı duyduğu kıskançlığın bu davranışları tetiklediğini itiraf etti. Ancak ne kadar pişman olduğunu söylemekten kaçındı.
Esenyurt'ta gerçekleşen bu olay, yalnızca bir şiddet hikayesi değil, aynı zamanda psikolojik baskının ve şantajın ne derece tehlikeli olabileceğinin sergilendiği bir örnek. Esra, saldırının ardından yaşadığı şokun yanı sıra psikolojik olarak da uzun süre etkilerini yaşayacağını belirtti. Şantaj, sadece fiziksel bir tehdit olmanın ötesinde, bireyin ruh sağlığını da hedef alıyor. Esra, yaşadığı olayı şöyle anlattı: 'Ali ile yaşadığım her anı unutmuyorum. Sürekli korkuyordum, beni takip ettiğini hissediyordum. Bunu kimsenin bilmesini istemedim ama artık bununla yüzleşmeliydim.'
Esenyurt'taki sakinler, bu tür olayların her geçen gün artmasından endişe duyuyor. Çünkü benzer korku verici hikayeler çok da uzakta değil; her gün yeni bir mağdurun yaşadığı zorluklar, toplumda ciddi bir sorun haline gelmiş durumda. Şiddet ve tehdit olayları çoğu zaman mağdurların konuşmaktan çekindiği durumlar olurken, yetkililer bu durumu değiştirmek için harekete geçeceklerini ifade ediyor. Mağdurların yalnız olmadıklarını bilmeleri gerektiğinin altını çizen uzmanlar, herkesin bu tür olayların önüne geçilmesi için üzerine düşeni yapması gerektiğine vurgu yapıyor.
Bu olayın ardından Ali, mahkemece tutuklandı ve Esra, tekrar hayata tutunabilmek için yasalar çerçevesinde kendini koruma altına aldı. Psikolojik destek alarak yaşadığı travmayı aşmayı planlıyor. Esra’nın yaşadığı bu dehşet, akıllarda pek çok soru bırakırken, Esenyurt’taki cinayet ve şiddet olaylarının sona ermesi için toplumsal bir bilinci artırmak gerekiyor.
İçinde yaşadığımız toplumda, bu tür olaylarla başa çıkmanın yolunun yalnızca kurbanlardan değil, tüm bireylerden destek almakla mümkün olduğunu unutmayalım. Bu gibi hikayelerin önüne geçmek için herkes elini taşın altına koymalı. Ertelenmeden önüne geçilmesi gereken en önemli mesele, insan hayatının değeridir.